Araç yakıtlarının etkisi ile ülkemizde her zaman olduğu gibi şimdilerde de yakıt pintisi araçlar revaçta olmaya devam ediyor.

Türkiye’de trafikte kayıtlı araç sayısı 22.7 milyon. Bu araçların yüzde 54.3’ü yani 12.3 milyonu tahmin edilebileceği üzere otomobillerden oluşuyor. 12.3 milyon otomobilin 3.1 milyonu yakıt olarak benzin kullanıyor, 4.5 milyonu dizel, 4.7 milyonu ise otogaz (LPG) kullanıyor.

Dizel araç sayısı daha çok arttı

Geçtiğimiz 5 yıl içerisinde en çok artış dizel yakıt kullanan araçlarda oldu.  Dizel yakıt kullanan araç sayısı geçtiğimiz 5 yıl içerisinde yaklaşık 2 milyon artış gösterdi. 5 yıl önce 2.5 milyon olan dizel araç sayısı 2018’de 4.5 milyona yükseldi. Genel olarak araç satışlarında pastanın büyük bölümünü dizel ve LPG yakıt tipi kullanan araçlara ayrıldı.

İlginizi Çekebilir: İşte 2019 KIA Ceed GT ve ilk göze çarpanlar

Araç tercihlerinde benzinli araçlar yerine dizel ve LPG kullanan araçlara yönelik bir eğilim söz konusu. Fakat özellikle sıfır araç alımlarında benzinli araç tercih etmek büyük bir avantaj olarak karşımıza çıkıyor.  İkince el otomobil alım satımlarında düşük km’li ve garantisi devam eden dizel araçlara talep olsa da km arttıkça benzinli araçlar öne çıkıyor.

Benzinli mi yoksa dizel mi?

Örneğin Eylül ayı itibari ile aynı donanıma sahip araçlar arasında yakıt tipi benzinli olan araç, dizeline göre 22 bin TL daha uygun fiyata sahip. Satış rakamları arasındaki bu farklı yakıt tüketimine vurduğumuzda şöyle bir tablo ile karşılaşıyoruz. 1.6 veya 1.2 turbo benzinli bir araç düşünelim. Bu aracın yakıt tüketim oranları ortalama şehir içi kullanımda 8.5 litre. Aynı aracın dizel versiyonu ise şehir içinde ortalama 100 kilometrede 6 litre yakıt tüketiyor. Yani kilometrede benzinli araç 58 kuruş, dizel ise 37 kuruş yakıyor. Aradaki fark 21 kuruş.

İlginizi Çekebilir: İkinci elde önemli düzenleme!

Öyleyse yakıt tüketimleri arasındaki farka göre aradaki 22 bin TL’yi dizel araç 105 bin KM’de kapatıyor. Yani her gün günde 50 km yol kat eden araç bu farkı 6 yılda kapatacak. Dizelde benzinliye göre artıya geçmek için 105 bin kilometre gerekiyor. Bu da ortalama bir kullanıcı için 6 yıla tekabül ediyor. Eğer aracınızı 6 yıldan daha uzun süre kullanmayacaksanız yada 105 bin kilometreye çok kısa vadede erişemeyecekseniz benzinli araç tercih etmek daha mantıklı bir tercih olarak görülüyor.

İlginizi Çekebilir: Dacia Eylül Kampanyası

Doğal Gaz (LPG)’ da durum ne?

Yakıt tipi olarak otogaz kullanan araçlar yakıt tipi olarak benzin kullanan araçlara göre yüzde 20 daha fazla yakıyor. Benzin 6,88 lirayken, otogaz ise 3,79 lira. 100 KM’DE 8.5 litre benzin tüketen araç 58,48 lira yakarken aynı mesefede 10,2 litre yakıt tüketen LPG’li araç 38,65 lira yakıyor. Bu durumda 100 kilometrelik bir mesafede LPG kullanmak benzinli araca göre 38,65 lira avantaj sağlıyor. Otogaz sistemlerinin maliyeti 1600-3500 TL arasında değişiyor. Son tahlilde araçta LPG kullanmak fiyat maliyeti açısından daha avantajlı gözüküyor. Soğuk havalarda aracın benzinden LPG’ye geçmesi 4-5 km’yi buluyor.

Fakat Otogaz (LPG) kullanmak avantajlı görünse de dizele göre yine de geride kalıyor.

Peki Elektrikli Otomobiller?

Elektrikli otomobiller yakıt sarfiyatı konusunda oldukça başarılı sonuçlar veriyor. Hibrit otomobiller yada tamamen elektrikli araçlar yakıt anlamında diğer fosil yakıt türlerine göre fiyat maliyeti açısından oldukça büyük avantajlar sağlıyor. Yalnız elektrikli araçların istenilen seviyede yollarda görülebilmesi için biraz daha zaman var. Ancak o zaman dilimi öyle onlarca yıl sonra değil çok yakın bir gelecekte gibi görünüyor. 

Ayrıca yazımızın genelinde yakıt maliyeti üzerinde durduk. Cebimizi düşündüğümüz kadar biraz da çevreyi düşünürsek fosil yakıtların çevreye verdiği onarılması güç zararlar bizlere ve gelecek nesillere oldukça pahalıya mal olacak gibi duruyor. O nedenle aslında araç alırken bu bilinçle hareket edecek seviyeye bir an önce gelinmeli diye düşünüyoruz. Avrupa'da çoğu ülke dizel araçlara yönelik yasak kararlarını peş peşe açıklamaya başladılar. Ülkemizde şimdilik dizelin geleceği ile ilgili bir karar alınmış değil. Yalnız dizel yakıta çoğu markada yavaş yavaş yüzünü çevirmeye başladı. Emisyon skandalları da bazı markalara bilindiği üzere  pahalıya mal oldu. Bu konu üzerinde ayrıca bir yazı yazılması gereken ciddi bir konu. Son olarak daha az yakıt tüketimi ile ilgili sürücülerin neler yapabileceğine dair bir takım ip uçlarını sizlerle paylaşarak yazımızı sonlandırıyoruz. 

Yakıt tüketimini en aza indirmek için pratik bilgiler

Aracınızı rölantide ısıtma yapmayın

Aracınızla ani fren ve kalkıştan kaçının

Aracınızla yokuş aşağı giderken gaza dokunmayın

Aracınızda yer alan fazla ağırlıklardan kurtulun. Örneğin stepne yerine lastik tamir kiti (hava spreyi gibi) taşımak daha mantıklı olacaktır.

Üreticinin tavsiye ettiği lastik ebatlarını kullanmakta yarar var.

Aracınızın bakımlarını zamanında yaptırın.

Hava ve yakıt filtresini her bakımda değiştirilmesi gereken parçalardan.

Vitesi mümkün olduğunca boşa almayın

Sık sık camları indirip kaldırmayın, Sis farlarınızı zorunlu olmadıkça yakmayın

Aracın klimasını gerek duymadıkça kullanmayın. Klima kullanmak yakıt tüketimini yüzde 3 oranmında arttıracaktır.

Açık camlar 100 km/saat hızda yüzde 3-4 oranında daha fazla yakıt tüketimine neden olur.

Lastik hava basıncını fabrika verilerine göre ayarlamak gerekiyor. Doğru hava basıncı yüzde 5 tasarruf etmenizi sağlayacaktır.

Düz yolda ara ara ayağınızı gazdan çekin, araç kendi kuvvetiyle yol alsın. Yakıt tüketiminde çok fark edecektir.

Camları açmanız gerekiyorsa daha az yakıt tüketimi için 2 parmaklık aralık kalmalıdır.

Aracınızda start-stop özelliği varsa yoğun trafikte ve ışıklarda açık tutun

Uzun yolda hız sabitleyici (cruise control) kullanılmalı

Gaz pedalına olabildiğince az basmakta fayda var. Yakıt konusunda gaz pedalı kritik öneme sahip. Dur-kalklar esnasında gaz pedalına çok basmayın