Egzoz emisyon sorunu yıllardır üzerinde düşünülen ve çözüm bulunması için çalışmalar yapılan konulardan biridir. Uzun zamandır otomobil egzozlarında çıkan gazların doğaya ve atmosfere verdiği zararlar üzerinde duruluyor. Küresel iklim krizi ve çevre kirliliğinin artması düşük emisyonlu motorlara olan ihtiyacı ziyadesiyle artırıyor. Bir otomobilin egzozundan çıkan gaz çok az olsa da dünya genelinde kullanılan otomobil sayısı düşünüldüğünde ortaya çıkan egzoz gazının miktarı hayal dahi edilemeyecek seviyelere ulaşıyor. Dünya üzerinde bulunan tüm canlılık düşünüldüğünde bu gazın verdiği zarar tahrip edici boyutlara ulaşıyor. Özelikle içten yanmalı motor ünitesine sahip otomobiller ile akaryakıtların kullanıldığı otomobillerde bu egzoz salınım seviyesi daha da önem kazanıyor.

Egzoz salınım seviyesini minimum seviyede tutabilmek amacıyla birçok farklı çalışma yürütülüyor. Bu çalışmaların yanı sıra üretilen yeni model ve sıfır araçların uygun egzoz salınım seviyesine sahip olup olmadığı da belli kurumlar tarafından denetleniyor. Son yılların otomotiv sektöründeki en büyük atılımı olarak kabul edilen elektrikli motor ünitesi ile egzoz salınım sorunu minimum seviyelere indirgeniyor. Buna rağmen içten yanmalı ve akaryakıt ile çalışan otomobil sayısının hala bir hayli fazla olması ve bu otomobillerin uzun yıllar boyunca kullanılmaya devam edilecek olması yeni arayışların kapısını aralıyor. Bu konuya ilişkin birçok otomotiv devi kendi bünyesinde çeşitli çalışmalar yapıyor. Bu çalışmaların sonuncusu ise Mazda otomotiv devi tarafından gerçekleştirildi. Mazda gerçekleştirdiği bu çalışmaya “ Çoklu Çözüm Yaklaşımı” adını verdi. Bu çalışmanın amacı ise 2050 yılına kadar belirlenen karbon nötr hedeflerine ulaşmayı kolaylaştırmak ve bu doğrultuda alt yapı çalışmalarını hızlandırmak. Ayrıca bu çalışma içten yanmalı motorların geliştirilmesini de hedefliyor.

Mazda firması tarafından yürütülen “ Çoklu Çözüm Yaklaşımı” adlı çalışma doğrultusunda yüksek beygir gücü ve torka sahip bir motor geliştirildi. Bu motor uzun menzil ve düşük yakıt tüketimine karşın mümkün olan en düşük emisyon seviyesine ulaşmak üzere tasarlandı. Geliştirilen bu motora yeni e-Skyactiv D motor adı verildi. Bu motor ünitesi 3,3 litrelik 6 silindirli turbo beslemeli dizel olarak geliştirildi. e-Skyactiv motor 200 beygir gücü ve 254 beygir gücü oraya koyabilecek iki varyasyonla üretilecek.

Mazda firması tarafından bizzat geliştirilen yeni 3.283 cc hacmine sahip dizel motoru farklı özelliklere sahip. İlk olarak uzunlamasına yerleştirilmiş elektrik kontrollü common-rail doğrudan enjeksiyon, 48V Mazda M Hybrid Boost teknolojisi ve DCPCI "Dağıtım Kontrollü-Kısmen Önceden Karıştırılmış Sıkıştırma-Ateşleme teknolojisi sayesinde minimum yakıt tüketimi sağlıyor. Sahip olduğu özel tasarım sayesinde bu motor ünitesi minimum yakıt tüketirken daha yüksek güç ve mümkün olan en düşük emisyon oranlarına ulaşıyor.

Motor bu tasarımı sayesinde, yüzde 40'ın üzerinde bir termal verimliliğe ulaşıyor. Bu motor ünitesi son zamanlarda üretilen tüm teknolojik motorları arasında dünyanın en temiz dizel motorlarından biri olarak yerini alıyor. Egzoz emisyonunun minimum seviyede tutmak amacıyla tasarlanan yeni turbo beslemeli dizel motor, WLTP normlarına göre 100 km'de ortalama 4,9 litrelik yakıt tüketimine sahip. Ayrıca bu yakıt tüketimi ile birlikte 127 g/km emisyon değerleri ile diğer motor ünitelerinden farkını ortaya koyuyor. Bu motor ünitesi sadece egzoz emisyon ve yakıt tüketim seviyesi ile ön plana çıkmıyor. Motor ünitesinin ortaya çıkardığı titreşim seviyesi bir önceki motor ünitesine göre çok daha düşük seviyelerde kalıyor. Bu durum da sessiz ve pürüzsüz sürüşlere imkan verirken araca özgü çekici bir sesin de ortaya çıkmasını sağlıyor.

Araç Karşılaştırma sayfamızdan birbirinden farklı özelliklere sahip araçlara göz atabilir dilediğiniz araçları karşılaştırabilirsiniz. Sıfır araç kampanyaları incelemek için kampanyalı araçlar sayfamızı ziyaret edebilirsiniz.