İlgin tasarımı ile ön plana çıkan Ami, bir o kadar da eğlenceli olacak gibi duruyor. Ami’ye ilişkin ilk dikkat çeken ise aracın kapılarının bulunmaması. Ayrıca minik gövdesi ve çevre dostu özelliği ile mobiliteyi teşvik eden aracın daha birçok özelliği ve ilginç yanı bulunuyor.
My Ami Buggy tasarımcısı Samuel Pericles yani aracın konseptine ilişkin bir takım açıklamalarda bulundu. Söz konusu açıklamalar şöyle, ”My Ami Buggy otomobil olmayan Ami projesine uygun bir konsept. Gündelik hayatı kolaylaştıran havalı bir ürün olmasını sağladık. Eğlence ile işlevselliği, ergonomi ve estetik unsurları çok iyi şekilde harmanladık. Örneğin akıllı telefon tutucu için birçok ölümsüz tarıma hayat veren tasarımcılardan ilham aldık. My Ami Buggy Concept’in ikonik ve çağdaş endüstriyel nesnelerin ruhuna uygun olarak işlevsel ve basit olması gerekiyordu, bunu başardık.”
Söz konusu kişiselleştirilmiş tasarımı ile ön plana çıkan araçta birçok detay bulunuyor. Bu detayların bir kısmından sizlere de bahsedeceğiz. Söz konusu detaylar, ikonik çift şerit tasarımı, , jant kapakları, ön paneller, yan aynaların arkası ve depolama alanları olmak üzere iç ve dış tasarımı ile birçok farklı noktası ile göze çarpıyor.
Yarış arabalarına atıf yaparcasına sürücü koltuğunda pilot yolcu koltuğunda da copilot ibaresi yer alıyor. Minik diye kabul edilebilecek bir ölçüde tasarlanan araç şirin bir görünüme sahip. Aracın yolcu ve sürücü koltuklarında konforu sağlamak amacıyla 700 mm kalınlığında köpük minderlerden faydalanılmış. Araç küçük olarak tasarlanmış olsa da depolama alanları itibari ile pratik ve taşınabilir özelliklere sahip olması aracın kullanışlı yönünü ortaya çıkarıyor. Araçta ayrıca ön taraflarda saklama alanlarının bulunması farklı bir işlevsellik katarak aracın cazibesini arttırıyor. Araç gündelik ihtiyaçları karşılayacak şekilde tasarlandığı için yüksek performans göstermesi zaten beklenmiyordu. Kullanıcılarına keyifli bir sürüş gerçekleştirme imkanı sunan araç ayrıca şirin ve doğa dostu yapısı ile de öne çıkıyor. Acelesi olmayanların ve hayata eğlence gözü ile bakanların daha çok tercih edecek gibi durduğu aracın Türkiye otomobil piyasasına satışının şimdilik olmaması ise üzücü bir durum.